Nöbetçi Eczaneler
Egeyön Haber, Veteriner Hekim Mehmet Çatakdere ile bir röportaj gerçekleştirdi. Denizli’de verilen Veterinerlik hizmetleri hakkında Veteriner Hekim Çatakdere’den bilgiler alan ekibimiz, hayvan sağlığı ile ilgili merak edilen sorular yöneltti.
İşte gerçekleştirdiğimiz röportajın satır başları:
Denizli Veterinerlik Hizmetleri olarak aynı zamanda hayvanlara eğitimlerde veriyorsunuz. Eğitim süreçleri nasıl ilerliyor, en çok hangi hayvanlara eğitim veriyorsunuz ve ne kadar sürüyor?
Eğitimler genelde köpekler için düşünülüyor. Eğitim süreci erken yaşlarda başlamalıdır çünkü hem öğrenme süreci kolay işliyor hem de ilerleyen yaşlarda öğrenme ile oluşacak problemlerin ya da unutulacak şeylerin önüne geçmiş oluyoruz. Ayrıca eğitimin devamlılığı ve kalıcılığı erken yaşta daha kolay oluyor. Köpeklerde 4,5 – 5 aylıkken eğitimin başlamasını tavsiye ediyoruz. Temel itaat eğitim ortalama 1 ay 1,5 ay kadar sürebiliyor.
Kedilerde eğitim süreci nasıl olmalı?
Kediler, kişisel özellikleri gereğince daha aristokrat canlılar eğitimden ziyade alışkanlık huyları var. Köpeklerdeki gibi yat, kalk, otur, bekle gibi şeylerden ziyade ödül üzerine, ödülle kandırılarak eğitimler verilebilir. Alışma süreleri yapılabilir, mesela tuvaletle ilgili kediler içgüdüsel olarak kuma yapmak isterler nereye yapmasını istiyorsanız kumu oraya bırakarak bu süreci tamamlayabilirsiniz. Kediler çok fazla eğitim alamasa da alışkanlık düzeyinde yaptırmak istediğiniz şeyleri uzun süreler deneyerek yaptırabilirsiniz ama eğitimleri zordur kedilerin.
Pandemi sürecinde hayvan sahiplenen vatandaş sayısındaki artışın temel sebebi nedir?
Durumun temel nedenini şöyle açıklayabiliriz. Aslında ülkemizde evde hayvan bakımı yavaş yavaş artmaya başlamıştı. Pandemiyle birlikte insanlar evdeki yalnızlıklarına bir çare olarak barınaktaki hayvanları sahiplenmeyi tercih ettiler. Hem bizlerin onlara olan ihtiyacı hem de onların bize olan ihtiyacı bu şekilde giderilmiş oldu. Bu durumun artması hayvan sağlığı açısından da iyi çünkü başıboş bir şekilde sokakta dolacaklarına ev ortamında insanların gözetiminde daha sağlıklı bir hayat geçirebiliyorlar. Onlar bize bizde onlara dost oluyoruz.
Hayvan sahiplenirken dikkat edilmesi gereken hususlar neler?
Hayvan sahiplenirken yavruluktan itibaren belli bakım şartlarına tabii olmuş hayvanları sahiplenmek daha sağlıklı. Ama ülkemizde çok fazla bu tarz sahiplenmeler olmuyor. Çünkü barınaklarda yoğun bir popülasyon var. Bu popülasyondan hayvan sahiplenirken çok fazla geçmişini bilme şansımız olmuyor bu yüzden de sorunlar yaşanabiliyor. Sahiplenirken ilk başta veteriner hekime muayene ettirip ona göre sahiplenilmesi, bireylerin sağlığı ve hayvan sağlığı açısından daha iyi olacaktır.
Koronavirüs hayvanları nasıl etkiliyor?
Korona virüs kedi ve köpeklerde 1940-1950’li yıllardan beri görülmekte. Bizler ise olay bize sirayet ettiğinde duymaya başladık. Onlarda ki Korona ile bizlerdeki Korona grubu farklı. Onlardakinin bize bizdekinin onlara geçme şansı yok ama son zamanlarda bazı makaleler yayınlanıyor. Özellikle bazı kedi ve köpeklerde araştırma yapıldığı insanlardaki Korona virüsün patojen olarak hayvanlardan izole edildiği, hastalık etkisi yaratmadığı söylendi ama Korona mutasyona çok elverişli bir virüs hayvanlarda bir hastalık yaratır mı yaratmaz mı şimdilik muamma. Fakat bir etki yaratacağını düşünmüyoruz çünkü grupları farklı. Onlardaki virüs çeşidine dönecek olursak zaten çok uzun zamandır bununla mücadele ediyorlardı. Şimdi şimdi artık insanlarda farkındalık oluşmaya başladı.
Artık yaz aylarına geldik, sokaktaki dostlarımıza nasıl yardım edebiliriz?
Son zamanlarda sokaklarda ki hayvan sayısı arttı. Kış aylarında olduğu kadar yaz aylarında da onlara yardım etmemiz gerekiyor. Özellikle kapanma dönemlerinde yemek yemeleri, su içmeleri için elimizden gelen her şeyi yapmamız gerekiyor. En kötü ihtimalle evlerimizin önüne bir kap mama bir kap su bırakırsak onlar için faydalı olacaktır.