Altay Türkleri; Cılgayak Bayramı
Azerbaycan; Ergenekon, Bozkurt Bayramı
Başkurt Türkleri; Ekin Bayramı
Doğu Türkistan; Yeni Gün, Baş Bahar
Gagavuzlar; İlkyaz Bayramı
Hakas Türkleri; Cılsırtı Bayramı, Ulu Kün
Karaçay-Malkar Türkleri; Gollu, Gutan, Saban Toy, Tegri Toy
Kazak Türkleri; Ulus Günü
Kürtler; Newroz Bayramı
Farslar; Noruz Bayramı
Kazan Türkleri ve Karakalpaklar; Ergenekon Bayramı
Türkmenler; Teze Yıl
Uygur Türkleri; Yeni Gün
Osmanlı ve Anadolu Türkleri ; Nevruziyye, Nevruz-i Sultani, Sultan Nevrız
………..
Öncelikle ismini ne şekilde zikrediyor olursanız olun “Bayar Bayramınız” kutlu olsun. Bahar evinize, ocağınıza; bolluk, bereket, sağlık, birlik, dirlik ve huzur getirsin. Sizin yenilenme, yeniden var olma miladınız olsun. Doğanın uyandığı, insanın içinin kıpır kıpır olmaya başladığı bu gün barışın ve demokrasinin daha da içselleştirildiği ve vazgeçilmezimiz olduğu bir gün olsun. Kısaca kutlu olsun.
“Kutlu olsun” diyoruz. Bilenlerimiz vardır “kut” iyilik getiren şey, uğur, baht, talih, kutsal yaşam gücü, bereket, hayat verici, mübarek anlamına gelen eşsiz bir Türkçe kelimedir.
Annem çocukluk ve gençlik yıllarından bahsederken Sultan Mavruzu (Sultan Nevruz) yapardık, kırlara çıkardık diye anlatır. Yanılmıyorsam aynı döneme rastlayan bir de Kız Bayramı kutlanıyordu kasabada. Zaman içerisinde bir kültür öğesinin nice coğrafyaları dolaşabildiğini öğrendikçe daha da hayranlığım arttı tarihe karşı. Azerbaycan Türkleri’nde de Nevruz Bayramı; Ölü Bayramı( mezar ziyaretleri), Kız bayramı, Ali bayramı ve Nevruz şeklinde kutlanıyor. Bir ilişkisi var mıdır bizim kasabada kutlanılan kız bayramıyla bilemiyorum. Ancak oldukça ilginç bir bağlantı olduğunu sanıyorum.
Nevruz kelimesi köken olarak Farsça “Yeni Gün” anlamında. Türklerde demir dağın eritlerek Ergenekon’dan Çıkış, Farslarda Dahhak denen kan emici bir devin zulmünden kurtuluş, Kürtlerde ise Demirci Kawa efsanesine dayanıyor. Çin kaynaklarında Nevruz bayramı Türklerin bayramı olarak kaydediliyor.
Nevruz bugün, Türkiye, Azerbaycan, Afganistan, Hindistan, İran, Irak, Kazakistan, Pakistan, Tacikistan ve Türkmenistan, Gagavuzya( Gökoğuzlar), Orta ve Kuzey Asya, Kafkasya, Balkan ülkeleri gibi çok geniş bir coğrafyada baharın gelişi olarak kutlanmakta.
Nevruz ile ilgili Çin ve İran kaynaklarının yanı sıra AbulKasım Firdevsi – Şahname, Kaşgarlı Mahmut – Divân-ı Lügat’it Türk,Yusuf Has Hacib – Kutadgu Bilik, Ömer Hayyam – Nevruzname, Hüca Ali Termizi – Nevruzname, Mevlana Lütfi – Gül ve Nevruz, Ebulgazi Bahadır Han – Şecere-i Türk gibi kaynaklardan da bilgi edinilebiliyor.
80’li, 90’lı yıllarda siyasete sıkışıp kalan bayram “kutlarım-kutlatmam itiş kakışının sembolü oldu. 2000’li yıllardan itibaren izne tabi kutlanan Nevruz 2009’da, UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsilî Listesi’ne girerken 2010’da, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 21 Mart’ı “Uluslararası Nevruz Günü” olarak ilan etti.
Buraya kadar pek çok bilgi sıraladık. Ancak yazımızın asıl amacı bu değildir. Bu gün “Nevruz Bayramı”nı yazmamın 5 temel amacı var.
Bayramlar insanların kardeşliği ve birlikteliği üzerine kurulu geleneksel törenlerdir. Kaynaşmayı amaçlar. Ayrılığı değil, birliği ifade eder. Kim buraya ayrılık tohumu ekiyor ise bilinizki sömürücü (emperyal) devletlerin ekmeğine yağ sürüyor demektir. Bu da bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük olur.
Korona sebebiyle belkide meydanlarda kutlanamayacak olsada gelin yarın bu bayramı bayram gibi kutlayalım. Kafalarımızın gerisindeki önyargılardan kurtularak, kimseyi ötekileştirmeden, kardeşçe, dostça, birlik, dirlik ve beraberlik içinde düğüne gider gibi kutlayalım.
Baharda açan çiçekler gibi açsın çocuklarımız bu ülkede. Nevruz Bayramımız kutlu olsun.
Dipçe:Bu gün sizlerle iki Nevruz şarkısı paylaşıyorum. İlki Azerbaycan’da Nevruz içeceği olarak hazırlanan , tatlısı yapılan, buğday çimi “Semeni”. Diğeri ise İran’da konuşulan pek çok dilde söylenmiş bir şarkı.