Nöbetçi Eczaneler
Dünyada bir ilk olan Teknolojik Uyku Festivali’nin 4’üncüsü Buca Belediyesi ve Radyo Romantik Türk işbirliğiyle 5-7 Eylül tarihleri arasında Buca-Kaynaklar bölgesinde yapıldı.
Buca Belediyesi’nin Radyo Romantik Türk işbirliği ile bu yıl 4’üncüsünü düzenlediği Teknolojik Uyku Festivali’ne katılan 400 kişi bu sorunun cevabını aradı. Buca Kaynaklar bölgesinin eşsiz doğasında 5-7 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Festivalde tek yasak cep telefonuydu. Ulusal ve uluslararası katılımla gerçekleşen ve tüm ihtiyaçların ücretsiz karşılandığı Festivale katılan şanslı misafirler, geleneksel lezzetler ve oyunlar eşliğinde teknolojiden uzak 48 saat geçirip, organik bir yaşamı deneyimledi.
Teknolojik hiçbir cihazın alınmadığı, dijital bilgi bombardımanına son verip yüz yüze iletişimin ve yepyeni arkadaşlıkların amaçlandığı festivale, başvuruda bulunan 3645 kişi arasından kurayla belirlenen şanslı 400 kişi katıldı. Azerbeycan’dan Diyarbakır’a, Van’dan Ankara’ya kadar yurt içi ve yurtdışından katılımla gerçekleştirilen festival, teknolojiyle çevrelenmekten yorulan hayatların dinlenebildikleri bir vaha oldu.
Telefonlara Veda
Sohbet etmeyi unutturduğu gibi giderek bağımlılık haline gelen teknolojik aletlerinden kopma cesareti gösteren genç yaşlı yüzlerce katılımcı Festival alanına girişte son “selfie”lerini çekip telefonlarını teslim ettikten sonra dijital dünyaya 48 saat veda ederken heyecanlıydı. Eşsiz doğanın kucağında “dijital detoks”a başlayan festival katılımcıları kayıt işlemlerinin ardından çadırlarını kurup, yepyeni dostluklara kapılarını araladı.
Nostaljik Oyunlarla Coştular
Festival programı birbirinden renkli etkinlik ve oyunlarla doluydu. Katılımcıların kimi Kaynaklar’ın oksijen deposu ağaçlarının gölgesinde kitaplarını alıp dinlenmeye çekilirken, kimi yeni dostluklar için oyun alanına koştu. Tavla ve satranç alanı kıyasıya rekabete sahne olurken, yoga seansları ve doğa yürüyüşleri sakinlik ve huzur arayanların adresi oldu. Katılımcılar yakan top, voleybol, ip çekme gibi unutulmaya yüz tutan oyunların yanında heyecanlı langırt turnuvalarında ter döküp, profesyonel öğretmenlerden okçuluk dersi aldı, örgü oyuncak yapmayı öğrendi.
