“Talepler Gerçekçi ve Sürdürülebilir Değil”
Belediye açıklamasında, sendikanın 1 Ocak 2024 itibariyle 763,44 TL olan günlük taban ücretin 2.168,18 TL’ye çıkarılmasını talep ettiği ve bunun yıllık %184’lük bir artış anlamına geldiği belirtildi. Bu oranın, yıllık 112 günlük ikramiye ile birlikte aylık en düşük net ücreti 82 bin TL, en yüksek net ücreti ise 94 bin TL’ye çıkardığı ifade edildi. Belediye, bu taleplerin toplam maliyetinin 32 milyar TL’yi bulacağını, belediyenin sunduğu teklifin ise yıllık 24 milyar TL’ye mal olacağını aktardı.
“Teşvik Primi ve Sosyal Yardım Talepleri Uygun Değil”
Açıklamada ayrıca, işe devam primi, hastalanmama teşvik primi gibi taleplerin çalışma ahlakı ve kamu disiplini açısından kabul edilemez olduğu vurgulandı. Belediyeye göre, sağlık raporu almayan çalışanlara 46 yevmiye teşvik ödemesi gibi uygulamalar, sosyal devlet ve iş güvenliği ilkeleriyle çelişiyor.
Sendikanın teklifinde yer alan haftalık çalışma süresinin 40 saate düşürülmesi, kıdem tazminatının 70 güne çıkarılması ve çeşitli sosyal izinlerin artırılması gibi taleplerin de mevcut koşullarla bağdaşmadığı ifade edildi.
“Halkın Kaynağını Korumak Zorundayız”
Belediye, iştiraklerin kamu hizmeti verdiğini ve özel sektör mantığıyla hareket edemeyeceğini belirterek, kaynakların halk adına kullanılması gerektiğini ve bu konuda basiretli davranmanın zorunlu olduğunu vurguladı.
“Grev Hakkına Saygı, Hukuksuzluğa Hukukî Yanıt”
İzmir Büyükşehir Belediyesi, grevin yasal bir hak olduğunu yineleyerek çalışanların bu haklarını kullanmalarına saygı duyduklarını bildirdi. Ancak grev sürecinde kanun dışı eylemlerle karşılaşılması durumunda gerekli hukukî yolların işletileceğini de kamuoyuna duyurdu.
Belediye açıklamasını, “Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin karşı tarafı yoktur; sendika temsilcileri ve temsil ettikleri işçiler bizim çalışma arkadaşlarımızdır. Bu sürecin, ortak akıl ve kamu vicdanı gözetilerek çözülmesini diliyoruz,” ifadeleriyle sonlandırdı.