Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Arif Balkanay

Arif Balkanay yazdı: Doktor

Dün akşam, teknolojinin olanağından yararlanıp görüntülü konuştum onlarla. Yeni dönmüşler mesaiden, yorgundu yüzleri, ama bir o kadar da huzurluydu gözleri… Bugün de kim bilir kaç kişinin canına can oldular? Haklarında söylenen o kem sözleri belki de daha duymadılar. Hani şu valinin, bize yük oluyorlar, yemeklerini bile bedava veriyoruz, onların yüzünden yaygınlaştı virüs diye gevelediği, neredeyse suçlu ilan ettiği sağlık çalışanları var ya, işte o meslek grubundan, ikisi de doktor.  Corona salgınının en yoğun yaşandığı yedi tepeli şehirde yaşıyorlar ve ikisi de haftalardır yoğun mesai yapıyorlar. Hem de üç kuruşa. Avrupa’da, Amerika’da meslektaşları en az beş, on kat daha fazla maaş alırken, bunlar azı çok belleyip kendi halkının sağlığı için didinip duruyorlar. Bir kızları var dünya güzeli, ilkokula yeni başladı daha. Okullar tatil edilince, anne baba da virüsle savaşta ön cephede olunca, memlekete bırakmak zorunda kaldılar çocuğu, karantinalı günlerden önce, dedeyle nine baksın diye.

İşimiz hiç kolay değil, dedi. Baksana, virüsle mücadeleyi değil de müzakereyi seçmişler gibi. Hafta içi neredeyse herkes dışarıda, hafta sonu evde. Virüsün sadece hafta sonu mesai yaptıklarını sanıyorlar anlaşılan. Bir maske dağıtımını bile beceremeyenlerden medet ummak, nereye kadar? Hele o belediyelerin çabalarını engellemeye ne demeli? Pes yani!.. Oysa zamanında işin uzmanları çok uyardı; işin başında birkaç hafta topyekun izolasyon yapılsaydı, Soylu da o hafta sonu cinayetini işlemeseydi bu kadar yayılım olmazdı. Önümüzdeki birkaç hafta çok zor geçeceğe benziyor…

Aman dikkat edin kendinize, bu savaşı siz kazanacaksınız, demeye kalmadan verdi haberi; Bu arada benim test sonucu pozitif çıktı!.. Öylesine, sıradan bir şey söyler gibi, şuradan bir bardak su versene der gibi. Öylesine…

Bir şimşek çaktı, bir yıldız kaydı, ortalık bir aydınlandı bir karardı, bir karardı bir aydınlandı… Meraklanma dedi, ne kadar önlem alırsak alalım bu işin doğasında var, biz sağlıkçılar en yüksek risk grubundayız her zaman, özellikle kritik hastalara müdahale ederken… Ya doktor hanım? Onun testi yarın yapılacak, odalarımızı ayırdık zaten, ikimiz de evde karantinadayız anlayacağın. Ya tedavi? Başladık, meraklanmayın…

Aslında iyi tarafından bakmak lazım, dedi. Nasıl yani, bu işin iyi yanı mı olur, demeye kalmadan anlattı: Hiç yakalanmasak iyiydi ama koşullar malum… Pozitif test sayısı patlama yapmadan yakalanmamız ve virüsü yenmemiz daha iyi olacak aslında. Çünkü o zaman daha çok hasta ihtiyaç duyacak bize. Bugün günde on vak’a ile ilgilenirken, ileride belki de yüz hastayla ilgilenebileceğiz. Tam o sırada virüsü kapsaydık daha kötü olmaz mıydı sence?

Ne diyebilirdim? Sadece yutkundum, kendimi ekran görüntüsünden kaçırdım… Düşünebiliyor musun? O an bile kendini değil de olası hastalarını düşünüyordu. Ülkeyi yönetenler; ihale peşinde koşarken, kâr ve rant uğruna emekçileri fabrikalara, doğa talanına yollarken, muhalefete, gazetecilere savaş açıp mafya babalarına af çıkartırken, işsizi açlığa mahkum edip kendileri üçer beşer maaşlı tatile çıkarken… O, kendi hastalığını değil de daha çok hasta kurtarmak istediği günleri düşünüyordu…

Ne diyebilirim? Seni doğuran anaya, seni bu topraklara emanet eden kültüre helal olsun.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER