Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Tevfik Tortamış

Tevfik Tortamış Yazdı: Doğal Yaşamın Katili Hançer Mimari

Türkiye işi gücü bıraktı, İstanbul seçiminin sonucuna kilitlendi…

O sonuç da öyle veya böyle birkaç güne kadar belli olacak ama tartışmaları yıllarca sürecek…

Nasıl ki İzmir’de Tunç Soyer-Nihat Zeybekci, Denizli’de Osman Zolan-Ümit Bahtiyar yarışı geride kaldı, 31 Mart seçimi bir süre sonra tüm yurtta da tüm yönleriyle geride kalacak.

Bu arada toplumu ve geleceğimizi ilgilendiren çok önemli kararlar, uygulamalar hayata geçmeye devam ediyor.

Denizli’nin eski mimari yapıları da bu değişim içinde birer birer yok ediliyor. Kentin hafızası ortadan kaldırılıyor.

Kaderin cilvesine bakın ki Hierapolis’te, Laodikya’da eski medeniyetlerin kalıntılarını ortaya çıkarmak için milyonlar döküyoruz, yakın tarihimizden esintiler taşıyan eski Denizli evlerini, geleneksel mimariyı restorasyonla kurtarma yerine, birer birer devasa beton yapılara dönüştürüyoruz.

KAMU YARARI YOK

Her fırsatta belirttiğim gibi gençlik yıllarım dışında 35-40 yılı aşkın süredir herhangi bir siyasi görüşle, partiyle bağım, üyeliğim yok… Hiçbir partinin de destekçisi veya düşmanı değilim… Bunu neden tekrar vurgulamak istedim?.. Son yılların yapılaşmasına eleştirel yaklaşacağım da ondan…

İstanbulla başlayan, Ankara ve İzmir’le devam eden uzmanlara göre dikey mimari, bana göre hançer yapılaşma, kentlerimizin geleneksel mimarisini öldürüyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu konuda İstanbul üzerinden bir öz eleştiri yaptı ama hançer yapılaşma yurt genelinde sürüyor.

İzmir Körfezi’nin silueti, Bayraklı-Alsancak arasında yükselen gökdelenlerle bozuldu. Bursa’nın tarihi güzelliğine TOKİ’nin kent merkezine diktiği binalar gölge düşürdü. Denizli de hançer mimariden nasibini aldı… Daha çok da blok mimari, incir ağaçlarının, kırmızı güllerin altından uzanan ışıl ışıl sulu arıkları, koca kapılı evleri yok etti.

Bu tür mimariye karşı mıyım?

Evet karşıyım…

Aynen hibrit tohum, GDO’lu yem, mısır şurubu olayında olduğu gibi ön yargılıyım, takıntılıyım…

Ben hizmette önce kamu yararını düşünürüm… Söyleyin Allah aşkına o devasa binaların halka, kamuya ne yararı var?…

Trafiği ve altyapıyı daha fazla zorlamaktan, nefes alınacak alanları daha fazla daraltmaktan ve kentlerin siluetini bozmaktan başka…

Rant… Sadece rant… 

YORUMLAR

Bir adet yorum var

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER