Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Muammer Enginsu

Muammer Enginsu Yazdı: Karantina

Evdeyiz. Hayatı yavaşlattık.

Her musibette bir nasihat vardır, deyip hayatın farklı yönlerini anlamaya çalışıyoruz dünya olarak.

Anladığımız ve alıştığımız akışın dışında herkes. Neler öğrendik neler.

‘’Ölüm var mesela.’’

 Mutlak son. Öyle genci, yaşlısı, ünlüsü, ünsüzü, zengini, fakirini ayırmıyor üstelik. Ölüm herkesi eşitliyor. Her geçen gün artan vaka sayısıyla bunu dünyanın her yanındaki insan ensesinde hissediyor. Demek ki bu kadar hırsa gerek yok.

******

‘’Dünya sadece bize ait değilmiş.’’

Bunu da bir güzel öğrendik. İnsanoğlu doğanın bir parçası ve onu hor kullanan tek varlık. Aslında kendi sonunu kendi hazırlıyor. Bindiği dalı kesen ve aklıyla övünüp özel bir varlık olduğunu düşünmesine rağmen yaptıklarıyla buna ters düşen bir canlı. Hırsı, kibri, bencilliği insanı bitiriyor. Sonuç atılan her taş büyüyerek gelip bize dönüyor bumerang gibi.

******

 ‘’Öğrendik ki bir sicim ile bütün insanlık birbirine bağlı.’’

Felaketler bazı insanları daha çok insan yaparken bazılarının ırkçı duygularını kabartıyor. Alt benlikler ortaya çıkıyor. İyi ve kötü insanı ayırmada bir turnusol kâğıdı etkisi yapıyor küresel felaketler.

‘’Yeryüzü artık tek vatan.’’

Dünyanın herhangi bir yerindeki bir olaya kayıtsız kalamazsın. Ve o olaydan etkilenmeden yaşayamazsın. Eninde sonunda gelir seni içine çeker.

‘’İyilik ve yardımlaşma tek çıkar yolumuz.’’

İnsan insana ne kadar da muhtaç. Bireyselliği ve bencilliği körüklemek yerine dayanışmayı arttırmanın peşine düşmemiz gerek. Güncel siyasetin dayattığı kutuplaşmaların siyasetçiler dışında kimseye faydası yok. Aksi halde her defasında bedel ödeyecek olan halktır.

‘’Asıl yatırımın hangi alanlara yapılması gerektiğini anladık mesela’’

Bir ülkenin kişi başına düşen doktor sayısı, sağlık çalışanlarının insanı normlar içinde çalışabilmesi, hastane sayısı, ekipman ve bilimsel gelişmelere yapılması gereken yatırımın diyanetin bütçesinin altında kalmaması ne kadar da önemliymiş değil mi? Anladık sanırım.

‘’En büyük düşmanın cehalet olduğunu da bir kez daha kavramış olduk.’’

Durumun ciddiyetinin farkında olmayanlar, beyninin içini örümcek kaplamış olanlar, insan sağlığını bilerek ya da bilmeyerek hiçe sayanlar, bize bir şey olmaz diyenler her türlü aymazlığı, cahilliği, cüretkârlığıyla karantinadan kaçmak için polisle bile boğuşmayı göze alabildi. Hastaneden kaçmaya kalktı, sokakta gülerek şakalaşarak inadına birbiriyle sarıldı, dişlerini sırıta sırıta nispet yaparcasına bir okey masasının etrafında toplanıp alınan tedbirlerden ve koronadan haberleri olmadığı yalanına bile savurdu. Evinde kılabileceği namazı cami imamıyla dahi tartışma konusuna cevirdi kimisi. Birinin ölmesi önemli değildi zat-ı muhterem için. Uyarılara dikkate almayan emeklilerin oturduğu bankları belediye sökmek zorunda kaldı. Hepsinin aynı ortak özeliği vardı. Cehalet, bencillik, aymazlık, düşüncesizlik, cüretkârlık. Asıl savaşmamız gereken işte bunlardır. O da çağdaşlıktan ve bilimsellikten uzak, hiçbir şey olamazsan öğretmen ol dedirten bir eğitim sistemiyle olamaz değil mi? Öğrendik…

Keşke duvarlara çarpa çarpa öğrenmesek. Deneme yanılma en pahalı yöntem çünkü.

Bu günkü “Kanatina” isimli parçamız başta canla başla gayret gösteren sağlık çalışanları olmak üzere tüm halkımıza armağan ediyorum.

Evinde kal Türkiye.

Sosyal Medya Ve İletişim Bilgileri:

Youtube Kanalı:          Muammer Enginsu TV

İnstagram,Facebook,Twitter: Muammer Enginsu

Editör:Mustafa Özmen

Karikatür: Sadık Poyraz

İstek ve önerililerinizi bana e-posta adresinden iletebilirsiniz.

heryerdemuzikvar@hotmail.com

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER